28 kişinin hayatını kaybettiği olayda, 61 yaralı var. Saldırgan Suriyeli. PKK saldırıyı destekliyor. Saldırı PYD eli ile gerçekleştirilmiş gibi gözüküyor. 9 gözaltı var ve yeni gözaltılar sözkonusu.
Saldırıdan hemen sonra hava kuvvetleri Haftanin’i vurdu. Örgütün 60’dan fazla kaybı sözkonusu. Operasyonda PKK üst düzey yöneticilerinin vurulduğu bilgisi geldi. Dün sabah Diyarbakır’da yeni bir bombalı araç saldırısı gerçekleştirildi. Lice’deki askeri servis aracına yönelik bombalı saldırıda, 6 asker hayatını kaybetti, bir asker ağır yaralı. Hava unsurları bölgede operasyon başlattı.
Yer Ankara. TBMM, İçişleri, Genelkurmay, EGM, Jandarma, Başbakanlık’ın olduğu bölge. Askeri personelin çıkış saatinde ve personel servis araçlarının yolcu aldığı bir zaman. Çoğu, yarbay ve üstü, kurmay subay..
Şüpheli, PKK.. PYD.. PYD tam bir taşeron örgüt. ABD, Rusya, İran ve Esed ile PYD işbirliği içinde. Özellikle ABD ve diğer NATO ülkeleri için bu saldırı bir samimiyet testi anlamı taşıyor.
Türkiye’nin hedefinde PKK, PYD ve Suriye rejimi olacak. Türkiye içeride, Irak ve Suriye’de saldırgan tarafın silahlı unsurlarına karşı caydırıcı, önleyici operasyonlar gerçekleştirecek. Bu arada TBMM’de grubu bulunan partiler, HDP’nin katılmadığı ortak bir bildiri yayınladılar. Bu gelişme, HDP açısından da tarihi bir kırılma anı olarak kayda geçmiş oluyor. HDP terör ve terör örgütü karşısında tavrını netleştirmediği sürece, bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.
Daha önce Ankara’daki saldırıdan önce de benzer bir olay yaşandı. Yine canlı bomba haberleri yapıldı. Bombacıların isimleri ve resimleri yayınlandı. Ardından bombalama gerçekleşti. Bu defa da yine benzer bir olay yaşandı. MİT emniyete muhtemel canlı bomba saldırıları ile ilgili gizli bir bilgi notu gönderiyor. Şu kişiler, canlı bomba olarak ülkeye giriş yaptı deniliyor. Bu bilgi notu anında basına servis ediliyor.. Bu durumda; kişiler deşife olduğu için ya kaçacak, ya da elini çabuk tutup, yakalanmadan bir an önce pimi çekecektir.
Bu bilgi kim tarafından basına niçin sızdırıldı. O gazeteciler bu bilgiyi neden, nasıl, niçin yayınladı. Sosyal mediadan kimler bu bilgiyi nasıl kullandı. Bu gazetecilik mi? Böyle gazetecilik olur mu?
O gazeteci ve gazete hakkında kamu güvenliğine yönelik, açık ve yakın tehlike, gizli bilgileri açıklama suçundan dava açılmalı. Hatta, fiilde, terör örgütü ya da teröriste yardım ve yataklık suçundan da dava açılabilir. Suçlunun kaçması ve gizlenmesine yardım etmiş olmuyor musunuz.. Bu cinayette onların da sorumluluğu yok mu?
Bundan sonra aynı yanlışa düşmemesi gerekiyor meslektaşlarımızın. Bu deşifre işini kasten, bilerek yapan varsa, gazeteciliğinizi tam yapın bari, onları izleyen istihbarat görevlilerinin isim ve resimlerini de yayınlayın!?
Bu gazeteciler sorgulanarak, haberin kaynağı, nereden sızdırıldığının ortaya çıkarılması gerekir.. Böylece emniyet içindeki işbirlikçi ajanlar da deşifre edilmiş olacaktır.
Bu işin medyadaki yandaşlarını, siyaset ve bürokrasi içindeki işbirlikçilerini de deşifre etmek gerek.. STK’larda da işbirlikçileri var. Meslek odaları, sendikalarda da..
Sosyal mediayı da yakın takibe almak gerek. Kimileri olay oluyor, o dakika twit atıyor. Olayla eşzamanlı sosyal paylaşımların olduğu oldu.
Bu saldırı, bu anlamda bir milad olmalı.. Bu işin arkasında kim ya da kimler varsa hepsi tek tek ortaya çıkarılmalı. Esed de olabilir, MOSSAD da. Ya da PKK da olabilir, PYD de, Rusya da olabilir mesela. DAEŞ de olabilir. Ama ilk bilgiler PKK’yı gösteriyor. PKK’nın da kendinden ibaret bir örgüt olmadığını da görmek gerek. Birileri başka bir örgütün etiketini de kullanabilir. Bu konuda her şey mümkün.
Bir de bu olayların arkasının gelmesinin önüne geçmek gerek.. Halkta bir umutsuzluğa yol açmaması gerek. Bunun için de yapanın yanına kâr kalmaması, hesabının sorulması, olayların üzerine kararlılık ve cesaretle gidilmesi gerek.
Benim için bu saldırı sürpriz olmadı. Ama bu bilgilere rağmen tedbir konusunda idari bir ihmal sözkonusu mu onun da soruşturulması gerek. Bu olayın herkes için bir ders olması gerek. Aslında bu sadece devletin ya da kurumların değil, vatandaşların da dikkatli olması gereken bir konu. Bu tehdit hepimize, onu görelim.
Tekrar, hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet diliyorum, yakınlarına başsağlığı. Aynı şekilde milletimize de..
Selâm ve dua ile.
Yeni Akit Gazetesi yazarı Abdurrahman Diliapak, 'Korona, tarım ve...
