Herkes bakanlar kurulu listesininin açıklanmasını beklerken, sabahın erken saatlerinde Suriye sınırında yaşananlar gündemi bu sıcak gelişme yönünde değiştirdi.
Bugün Rus Dışişleri Bakanı bekleniyordu, bu ziyaretin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini bilmiyoruz. İlk kez bir NATO ülkesine ait hava unsurları bir Rus uçağını düşürdü. Türkiye uçağın iz analizlerini yayınladı ve gelişmeler hakkında BM ve NATO’yu bilgilendirdi.
Uçak Rus yapımı. İlk gelen bilgilerde uçağı kullanan pilotlar hakkında doğrulanan bir bilgi yoktu. Olay Bayırbucak bölgesinde meydana geldi ve bölgedeki sıcak çatışma devam ediyor. Düşen uçakla ilgili ilk bilgiler zaman içinde yeni gelen bilgilerle daha farklı bir hal alabilir..
Bu vesile ile Bayırbucak konusu artık Türkiye, bölge ve dünya ülkelerinin gündemine oturmuş durumda.. Aslında İran bu bölgede Akdeniz’e doğru bir Şii koridoru oluşturma, PYD ise Kürt koridoru oluşturma çabasında. Kobani dedikleri Aynel Arab da ilan edilen kanton da bu açıdan stratejik bir önem taşıyordu.. DAEŞ bu kirli oyunda, örgütlenmiş insan avında tavşan rolü oynuyordu. Koalisyon ve PYD de tazı.
Bayırbucak konusunun bu şekilde gündeme gelmesi ile Ankara anlaşması da bu çerçevede tartışılacak.. Türkiye’nin Irak’taki garantörlüğü ve Türkiye’nin Suriye’de kalan toprakları ve o toprakta yaşayan halkların statüsü yeniden gündeme gelecek.
Paris saldırısı üzerine Fransa bunu kendilerine yönelik bir saldırı olarak gördüğünü açıklamış ve saldırıyı savaş olarak değerlendirmişti.. Rusya’nın Suriye’ye askeri olarak fiilen girmesi ve rejim kuvvetleri yanında çatışmaya girmesi ile yeni bir durum ortaya çıktı. Hatta İran’ın bile sesi fazla duyulmaz oldu..
Gelişmeler bu şekilde devam edecekse kritik bir eşikteyiz.. Bu noktada BM ve NATO devreye girecektir.. Türkiye zaten fiilen ve hukuken bir taraftır. İngiltere de, Fransa da öyle. Rusya da fiilen bir taraf.. Yine ayrıca İran da rejimin yanında yer alıyor.. Bölgede ABD’nin liderliğinde bir koalisyon da yer alıyor. ABD zaten Irak üzerinde bölgede etkin bir askeri güç.
Bugün bir yandan hükümet programının hazırlanması süreci başlayacak, hem Rusya ile önemli bir görüşme sözkonusu. Bir yandan Bayırbucak Türkmenleri can derdinde, öte yandan birileri güç ve çıkar savaşında..
Bu durum bölgede süreci hızlandıracak. Bu kesin.. Batılıların hiç hoşuna gitmeyecek ama sıcak bir Noel kapıda.. Bu hafta sonunda aralık ayı başlıyor. Aralık ayında hükümet programı kabul edilecek, güvenoylaması yapılacak, bütçe müzakereleri başlayacak. Yemin krizi devam ediyor. Terör operasyonu devam ediyor. Paralel yapıya yönelik operasyonlar sürüyor. Suriye krizi devam ediyor. Bakanlar bir yandan bütçeyi hazırlarken, öte yandan üst bürokrasi yeniden şekillenecek..
Bu arada Beştepe’de 1 ve 3 numara görüşürken, Lavrov’un Türkiye ziyaretini iptal ettiği açıklandı. Düşen uçakla ilgili durum netleştikten sonra ertelenen ziyaret gerçekleşebilir, ya da kriz daha da derinleşebilir.. Ama ne Türkiye Rusya’yı, ne de Rusya Türkiye’yi kaybetmek istemez. Rusya Türkiye’yi kaybederse, bu kaybını İran ve Suriye ile kapatamaz. Türkiye Rusya’yı kaybedecek olursa bunun alternatifi vardır. Türkiye’yi kaybeden Rusya, kendi içinde ve kendi sınırları dışında zorlanır.
Bu arada bakanlar kurulu açıklandı. Sürpriz, flaş bir liste değil. Tecrübeli, bilinen isimler. 8 ilk kez bakan olan yeni bakan var. Maliye Naci Ağbal, Kültür Turizm K. Maraş’tan Mahir Ünal, Enerji ve Tabii Kaynaklar Berat Albayrak, Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş, Aile Sema Ramazanoğlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Süleyman Soylu, Çevre ve Şehircilik Fatma Güldemet Sarı, Gümrük ve Ticaret Bülent Tüfekçi.
Zor süreçte tecrübeli isimler düşünülmüş gibi sanki.. Eğer bazı bakanlıklar bölünecekse, kabineye yeni yılda yeni bakanlar katılabilir..
Acil gündem, Dışişleri ve Savunma Bakanlığı’nı ilgilendiriyor. Dışişlerinde Mevlüt Çavuşoğlu. Çavuşoğlu’nu sıcak günler bekliyor. Savunma İsmet Yılmaz’a emanet.
Diğer icracı bakanlıklar yanında bana kalırsa, hem Türkiye ve hem de AK Parti açısından Kültür, Aile ve Gençlik Bakanlığı son derece büyük bir öneme sahip.. Bu konuda mutlaka vizyoner bir bakış açısı ile stratejik bir derinlik ve eylemci bir anlayışa ihtiyaç var.
Bu arada maliye ve ekonominin patronları da değişti. Bu değişikliğin uygulamadaki karşılığını önce kadroda, sonra uygulamada göreceğiz gibi. Sağlık, Enerji ve Sosyal Güvenlikte de öyle.
Görelim Mevlam neyler. Her şey kendi tabii mecrasında gelişiyor. Selâm ve dua ile..
Yeni Akit Gazetesi yazarı Abdurrahman Diliapak, 'Korona, tarım ve...
