İSTİHDAM ARTTI, KAZANÇLAR AZALDI - Saatlik kazançlar yüzde 0.3 artış gösterdi. Fakat hem istihdama katılım hem de saatlik kazançlar Mart ayı için aşağı yönlü revize edildi. Ortalama saatlik kazançlar yıllık bazda 2.5 ile beklentinin altında kaldı. Katılım oranının düşmesinin de etkisiyle işsizlik oranı %4.4 seviyesine geriledi. İstihdam piyasasında henüz gelişim için alan olduğunu gösterse de mevcut durumun devamı FED’in kademeli faiz artışı için yeterli görünüyor. Evet Haziran’da faizlerin %1.25’e çıkarılacağı netleşmiş durumda. Yalnız burada dikkati çeken en kritik nokta, istihdamdaki artışa rağmen, maaşların artmamasına FED’in odaklanacak olması. Mart'ta yüzde 0,2 artan ücretler ise yüzde 0,3 artış gösterdi, yıllık artış hızı ise yüzde 2,7'den yüzde 2,5'e geriledi. işgücüne katılım oranı da yüzde 63'ten yüzde 62,9'a geriledi.

MACRON’A SİBER SALDIRI BAŞLADI - Fransa’da cumhurbaşkanlığı seçimlerini büyük bir ihtimalle merkez aday Macron kazanacak, deniliyor. Bu konuda hem anketler, hem ilk turu siyasi partilerin tercihlerini Macron’dan yana kullanacaklarını açıklamalarıyla tablo netleşmiş görünüyor. Euro’daki sert yükselişin arkasında bu gelişme var. Macron ve Le Pen’in son olarak TV programında yaptıkları tartışma sonucunda da izleyenler Macron’u daha ikna edici buldu. Le Pen’in kazanma şansı oldukça düşük ancak seçimlere katılım oranı oldukça önemli. Piyasalarda anketlere olan güven geçmiş tecrübelere dayanarak sarsılsa da aradaki farkın kapanması pek olası değil görüşü hakim.. Ama hemen bir parantez açalım. Beklenmedik olaylar yaşanabilir. Rus hackerler iş başında. Aynen ABD seçimlerinde olduğu gibi. Macron’un kampanya ekibi birçok dosyalarının siber saldırıyla çalındığını açıkladı. Şimdi bu belgeler internette yayınlanıyor. Macron ise seçim yasakları nedeniyle bu konuda konuşamıyor. İkinci bir Trump vak’ası olur mu? Yani ibre son anda Le Pen’e döner mi? Dönerse bütün beklentiler altüst olur, borsalarda sert satışlar başlar. Euro resmen çakılır.. Bu ihtimal zayıf görünse de olmayacak değil. 

PETROLDE DÜŞÜŞ DEVAM EDECEK Mİ? - ABD'li uluslararası yatırım bankacılığı devi Goldman Sachs, küresel piyasalarda petrol fiyatlarının teslim olmaya yaklaştığı uyarısında bulundu. Raporda, ABD'de artan ham petrol üretimine işaret edilerek, ülkedeki kaya petrolü üreticileriyle Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü üyeleri arasında "şiddetli rekabet" olduğuna ve bunun fiyatları olumsuz etkilediğine dikkat çekiliyor. ABD'de artan ham petrol üretiminin, OPEC ile Rusya'nın 30 Kasım'da petrol üretim miktarlarında sınırlamaya gitme anlaşmasının etkilerini tersine çevirebileceği vurgulanarak, anlaşmanın bu yılın ikinci yarısında devam etme olasılığının da riske girdiğini belirtiliyor. Brent petrol bu hafta 48 dolarla dip yaptıktan sonra haftayı 49 dolar düzeyinde tamamladı. ABD’de petrol üretimi günlük 9.3 milyon varile yükselmiş durumda 

S&P NOT DEĞİŞİKLİĞİNE GİTMEDİ - Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's Türkiye'nin yabancı para cinsinden kredi notunu "BB", yerli para cinsinden notunu "BB+" seviyesinde korudu, not görünümünü ise "negatif" olarak teyit etti. S&P'den yapılan açıklamada, hükümetin borç yükümlülüklerinin düşük olduğuna dikkat çekilerek, Türkiye'nin kredi notunun ülkenin düşük seviyedeki borç yükü tarafından desteklendiği belirtildi. S&P, Türkiye ekonomisinin bu sene yüzde 2,6, gelecek yıl ise yüzde 2,8 büyümesinin beklendiğini, 2019 ve 2020'de de yıllık yüzde 3 oranlarında genişlemesinin öngörüldüğünü duyurdu.

BİST’TE ŞİMDİ KAZANÇ ZAMANI - Borsa istanbul’da ulusal 100 endeksi yurtdışındaki iyileşmeye paralel olarak haftayı 94 bin seviyesinin hemen altında tamamladı. Banka ve holdingler %1 arttı. En çok kazandıran %3.1 ile kimya sektörü oldu. Döviz kurlarının kapanışa doğru gevşemesi talebin sıcak kalmasında önemli rol oynadı. FED Başkanı Yellen para politikasına değinmedi. S&P’den de beklenen değerlendirme geldi. 16 Nisan’dan sonra siyasi tansiyon düştü. Rusya-Türkiye ve İran’ın anlaşmasıyla jeopolitik riskler de en alt düzeye indi. Terörle mücadelede çok önemli adımlar atılıyor. Ama sık sık vurguluyorum, Mayıs ayı satış ayıdır. Yüksek primli kağıtlardan çıkış zamanı gelmiştir. Şu anda nakitte kalın. 20 Mayıs’tan sonra pozisyon açabilirsiniz. Endekste teknik olarak 95 binde çok güçlü bir direnç var, 92 bin 400 ana destek konumunda. Bu hafta Cuma gününe kadar veri trafiği çok zayıf. 12 Mayıs’ta Almanya birinci çeyrek büyüme verisi, Euro bölgesi sanayi üretimi, ABD’de nisan perakende satışlar izlenecek. 

30 YILLIK TAHVİLLER KAPIŞILDI - Türkiye'nin geleceğine güvenen ve kalıcı istikrarı satın almaya devam eden yabancı yatırımcılar, Hazine'nin dolar cinsinden 30 yıllık en uzun vadeli tahvilini adeta kapıştı. Cuma günü gerçekleşen 2047 vadeli tahvil ihracında, iki saat içerisinde 1 milyar 750 milyon dolarlık satış yapıldı. İhaleye katılan 170'ten fazla yatırımcı, 3.5 milyar doların üzerinde teklif verdi. Bu ihraçla birlikte 2017 için öngörülen 6 milyar dolarlık dış borçlanma hedefi şimdiden aşıldı. Yabancı yatırımcıların Türk Hisse senetlerine olan talebi geçen hafta biliyorsunuz 900 milyon dolara dayanmıştı. Yabancılar en fazla banka ve enerji sektöründe pozisyon açıyor. 
 
TÜRK LİRASI NEDEN GÜÇLENDİ? - Fransa’ınn Macron ile Avrupa Birliği sürecinin devam edecek olması uluslar arası borsalarda Euro’yu atağa kaldırdı. Parite 1.10 sentle son 1 yılın en yüksek seviyesine çıktı. Euro karşısına zayıflayan dolar gelişmekte olan ülke para birimlerine göre de değer kaybetti. 13.39 güney Afrika randına geriledi. Serbest piyasada hafta içinde 3.57 TL ile tavan yapan dolar Cuma akşamı 3.54 TL’den işlem gördü. Euro’ya alışta 3.89 TL ödendi. Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya’nın kredi görünümünde bozulma olmadığını söylemesiyle, Kredi Garanti Fonundan verilen 160 milyar liranın kullanıldığının açıklanması iyimser havayı güçlendirdi. ABD’de istihdam verisinden sonra TL’ güçlendi. Dolar önümüzdeki hafta 3.53 – 3.56 TL aralığındaki seyrini sürdürecek görünüyor. Döviz açığı olanların bu seviyeleri alım fırsatı olarak kullanmaları gerekiyor. Dünyanın en zor tahmini, doların geleceğini belirlemektir. Çok oynak bir piyasa var. Her an yükseliş görülebilir. Özellikle yukarda belirttiğim Macron’un dosyalarının çalınma olayı bir anda bütün planları altüst edebilir. Bu durumda dolar kısa sürede 3.65 – 3.70  TL aralığına fırlar. 

ALTINDAKİ DÜŞÜŞ ALIM FIRSATI MI? - ABD Merkez Bankasının faiz kararının ardından atağa kalkan altın, yukarda tutunamadı, zira uluslarası risk iştahında büyük bir artış var. Yatırımcılar güvenli limandan çıkmaya başladı. 10 yıllık ABD hazine bonolarında faizler 2.35 düzeyinde. Vıx yani korku endeksi 10.57 ile son derece düşük. İşte bu yüzden dolardaki sert değer kaybı altına destek vermiyor. 1250 dolardan başlayan düşüş trendi devam ediyor. 1235 dolarda tutunamayan ons 1227 dolarla kapandı. Kapalıçarşı’da 24 ayar külçenin gramı, 140 liraya indi. Bu hafta çok kritik.. Fransa seçimleri belirleyici olacak. Macron Fransa seçimlerini kazanabilir. Ama aradaki fark çok önemli. Yani %52’ye karşı %48 oyla seçilirse piyasalardaki iyimser hava güçlü kalmayabilir. Tam tersi Macron kaybederse, altın bir anda 1300 dolara tırmanır. Böyle bir durumda fiyat 150 lirayı aşar.. Felaket senaryosu yazmıyorum, ama bu ihtimalin varlığı sadece hatırlatıyorum.