ORDUDA OLMALARINDAN OLMAMALARI DAHA İYİ
15 Temmuz FETÖ’nün darbe işgal girişiminin ardından Ajansdergi.com’a açıklamalrda bulunan emekli Korgeneral Pekin, darbeyi tertipleyen FETÖ’nün dünyanın en aptalca bir girişimine kalkıştığını, talimatı veren Fetullah Gülen için başarılı olup olmamasından ziyade yapılıp yapılmamasının önemli olduğunu ifade ederek “Ergenekon ve Balyoz’da zaten TSK’ya bir darbe vurmuşlardı. Arada yaşanan başka pek çok süreç var. Türk ordusunu tasfiye edip, yerine kendi adamlarını doldurmak üzere yapılan girişimlerdi bunlar. Şimdi başka bir darbe daha vurdular.
Bu adamların orduda olmamaları, olmalarından daha iyidir. Ancak TSK’da ortaya çıkan moral bozukluğu kötü oldu. Bu menfur olay, maalesef TSK’ya bu anlamda bir darbe vurdu. TSK’nın zayıflaması devletin zayıflaması anlamına gelir. Çünkü, bir devletin ordusu ne kadar güçlüyse, devlet de o kadar güçlüdür. Eğer Türk Silahlı Kuvvetleri zayıflarsa, devlet de içerisinde bulunduğumuz konjonktürde dış politikada tavizler vermek zorunda kalabilir. “ değerlendirmesinde bulundu.
UZUN BİR LİSTE VARDI AMA …
Pekin, görevde olduğu dönemde bu yapıyla ne gibi bir mücadele verdiği yolundaki soruyu şöyle yanıtladı: “TSK’da FETÖ ve benzeri yapılarla ilişkili olan kişiler var mı yok mu diye bazı çalışmalar elbette yapıldı. Fakat altını çizmek lazım: FETÖ’yle alâkalı böylesi bir çalışma yapmak çok zor. YAŞ kararı ile atananlar oluyordu. Bunların bir kısmı Fetullahçıydı. Elinizde bunlarla ilgili bilgi ve belge varsa ancak o zaman işlem yapabilirsiniz. Nitekim zaman zaman bazı tespitler yapılmış ve ordudan atılmıştı. Tespit edilemeyenler kaldı. Şöyle bir şey de var: Ordu içerisinde Fetullahçı olmayan bazı isimleri de Fetullahçı diye fişlediler.
TSK’da da fitne yaptılar. Zaten biliyorsunuz; Ergenekon, Balyoz, Andıç gibi davalarla hapse attırdıkları komutanların yerine de kendi kripto adamlarını yerleştirdiler. 2013’te siyasi irade tarafından tespit edilen 1200 kişilik bir liste vardı. Ama, Silahlı Kuvvetler bu kişilerle ilgili işlem yapamıyordu. Çünkü elinde bilgi, belge yoktu ve yanlış bir şeyler yapmaktan endişe ediyordu TSK. Bundan birkaç ay evvel de 1100 kişilik subay-general listesi ve 400 kişilik askeri personel listesi ortaya çıkmıştı. Bu isimlerin tasfiyesi söz konusuydu. Bunun üzerine darbe teşebbüsü oldu.”
CASUSLUĞU İYİ ÖĞRENMİŞLER!
FETÖ’nün dünyanın en büyük istihbarat teşkilatları CIA ve MOSSAD’a taş çıkartacak kadar bu işi bildiğini ifade eden Pekin, 15 Temmuz’daki kalkışmanın da bir NATO operasyonu olduğuna hiç kuşku olmadığını, Fetullah Gülen’in de piyon olarak kullanıldığı görüşünde.
Darbe kalkışmasında konuşulan istihbarat zaafıyla ilgili olarak da Korgeneral Pekin, “Darbenin planlandığı yerlerden biri Kara Havacılık Komutanlığı.
MİT Kara Havacılık Komutanlığı’ndan bilgi alıyor, saat 16’da Genelkurmay’a haber gönderiyor. Tabi Cumhurbaşkanı ve Başbakan’a haber göndermemesi yanlış. Şayet haber gönderse belki farklı tedbirler alınabilirdi. Genelkurmay bir takım tedbirler alıyor, ancak görünen o ki alt birimlere verilen emirlere uyulmamış. Belki komutanları çağırıp bir yerlere gönderip daha farklı önlemler aldırabilirlerdi. Anlaşılan o ki ne MİT, ne de Genelkurmay bu kadar büyük bir harekat beklemiyordu.” Değerlendirmesinde bulundu.
KİM DESTEK VERDİYSE CEZALANDIRILMALI
Ne MİT’in ne de Genelkurmay’ın bir ihanet içerisinde olabileceklerine ihtimal vermediğini, bu darbe girişiminin siyaset, ticaret ve bazı diğer alanlardaki karanlık noktalarının aydınlatılması gerektiğine vurgu yapan Pekin, “Kimler destek verdiyse bunlarında bulunup cezalandırılması gerekiyor. Belki o zaman daha derli toplu bir mücadeleye girişilebilir.” dedi.
HAKAN FİDAN’IN ÇABASI YETERLİ OLMADI
Milli İstihbarat Teşkilatında (MİT) İngiliz ve Amerikan etkisinin her zaman olduğunu, hala da bu etkinin sürdüğü örüşünü paylaşan Pekin, “Ben Hakan Fidan’dan çok ümitliydim. Kendisiyle görüşürdük de. Haftada bir Genelkurmay Başkanlığı’na gelirdi, 3-4 saat görüşürdük. Bu konuları da konuşurduk. Şunu yapmaya çalıştı Hakan Fidan: İstihbaratı iç, dış, teknik ve idari faaliyetler diye ayırdı. Hepsinin başına da müsteşar yardımcılarını koydu. ama bu yeterli olmadı.
Gelinen son noktada MİT’in dış, jandarma ve polisin de iç istihbarata bakacak olmasının doğru bir hamle olduğunu belirten İsmail Hakkı Pekin, “Ama şunu söylememiz gerekiyor: Polis istihbaratı olmaz. İç istihbarat olması ve en tepedeki kişiye bağlanması gerekir. Yani yürütmenin başındaki kimse ona bağlanması lazım. Dış istihbarat da yine yürütmenin başındaki kimse ona bağlanmalı. Mesela İsrail’de MOSSAD dış, Shin Bet iç istihbarattan sorumludur. Shin Bet’in görevi sadece iç istihbarattır fakat dışardan gelen tehlikeleri üst erklerine bildirir ve MOSSAD’dan acımasızdır. Kimsenin gözünün yaşına bakmazlar. Amerika’da da FBI aynı düzeydedir. Almanya’da Anayasayı koruma dairesi başkanlığı var. Bunlar istihbarattan sorumludur. Yani polis istihbarat yapmaz. Bunlar istihbaratı alırlar polise bilgi verirler, polis gider icraatını yapar.” açıklamasında ulundu.
BAŞKA GİRİŞİMLERİ OLABİLİR
FETÖ yapılanmasının yeni bir darbe girişiminde bulunabileceğine çok fazla ihtimal vermediğini belirten deneyimli istihbaratçı Pekin, “ Tabi daha sonra başka bir şeyler olabilir. Ama bu daha çok sabotaj, bir takım suikast girişimleri şeklinde tezahür edebilir. Ya da kaos oluşturmaya, terör eylemlerini yaygınlaştırmaya yönelik faaliyetler olabilir. Ama yerini bir darbe girişimi olacağını tahmin etmiyorum.” dedi.
EHLİYET, LİYAKAT, SADAKAT
Öteden beri TSK içindeki FETÖ’cü yapılanmanı temizliğinin önündeki engel olarak terörle mücadelede düşülmesi muhtemel zafiyet öne sürülmüştü, konuyla ilgili olarak ise Pekin, “TSK’nın terörle mücadele konusunda hiç bir zaman açığa düşmesi söz konusu olamaz. Bu adamlar görevdeyken, bence çok daha fazla açığa düşme söz konusuydu. Çünkü terörle mücadele konusunda kendilerinden beklenileni bilerek ve isteyerek yerine getirmezlerdi. Dolayısıyla ordudan atılmaları hayırlı olmuştur. Sonuçta şöyle olur, bir bölükte 3 üstteğmen varsa 1 üstteğmen kalır, 5 astsubay varsa 3 astsubay kalır. Taburda yarbay yoksa binbaşı tabur komutanlığı yapar. Albay tugay komutanlığı yapar. Yeter ki adam seçme konusunda yerine getirilmesi gereken 3 kıstasa uygun olsun. Ehliyet, liyakat ve sadakat. Sadakat derken Türkiye Cumhuriyeti’ne sadakatten bahsediyorum.” şeklinde açıklamada bulundu.
KİMDİR?
Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanı Korgeneral İsmail Hakkı Pekin, 5 Eylül 2011 tarihinde İnternet Andıcı davasında çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine konulmuştu.